"Hanım hanım bunlar benim yavrularım!"

 “Hanım hanım, bunlar benim yavrularım!”

Efsane animasyon filmi Buz Devri’nin yaratıcısı olan Blue Sky Studios, geçtiğimiz günlerde yayınladığı bir video ile kapanma kararını resmen duyurdu. Buz Devri filmi, Scrat isimli sincabın bir meşe palamudunun peşinde koşmasıyla başlamıştı. Veda videosu ise Scrat’in sonunda elde ettiği meşe palamudunu yemesiyle sonlanıyor. Yani Blue Sky Studios bize mutlu bir son bıraktı…

Animasyon filmleri özellikle ülkemizde azımsanmayacak bir kesim tarafından ‘çocuk filmi’ olarak nitelendiriliyor. Ben bu görüşe asla katılmıyorum. Çünkü animasyon filmleri ile çizgi filmleri aynı şeymiş gibi değerlendirmek çok sığ bir görüş. O zaman animeler ne oluyor? ‘Onları da Japon çocuklar izler’ mi diyeceksiniz? Neyse… Animasyon filmleri yapılırken hedef kitle olarak genellikle çocuklar ve aileler seçiliyor ve her yaştan izleyicinin ilgisini çekebilecek temalar oluşturuluyor. Ancak sadece yetişkinlere özel çıkan animasyon filmleri de var. Yani animasyon filmleri, çocuk filmi değildir.

En çok izlediğim tarz olmasa da elimden geldiğince animasyon filmleri izlemeye çalışırım. Günümüzde iyi animasyon filmleri yapılmaya devam ediliyor ama bence animasyon filmlerinin altın çağı 2000 ile 2010 yılları arasında yaşandı. Özellikle 90’lı yılların sonlarına doğru doğan insanların bu yüzden şanslı olduğunu düşünüyorum. 2000’li yıllarda çıkan Arabalar, Oyuncak Hikayesi, Buz Devri, Shrek, Madagaskar, Kung Fu Panda, Kayıp Balık Nemo, Vol-İ, Yukarı Bak, Ratatuy, İnanılmaz Aile gibi pek çok animasyon filmini çocukluk dönemimde izleme şansı bulduğum için çok şanslı ve mutlu hissediyorum. Hatta öyle ki, şu anda 24 yaşındayım ve Arabalar filmini açıp tekrar tekrar izliyorum. Şimşek McQueen adamdır! Neyse biz konumuza dönelim…

Ben çok büyük bir Buz Devri hayranıyım. İlk filmde tanıştığımız Scrat, Manny, Sid, Diego ve arkasından gelen filmlerde karşımıza çıkan Ellie, Crash ve Eddie, Şeftali, Buck gibi karakterleri izlediğimiz altı filmlik bir seri Buz Devri… Bu karakterler arasında elbette en çok Sid’i seviyorum. Hani sevdiğiniz filmlerdeki bazı karakterleri idol alırsınız ya, davranışlarını, tavırlarını örnek alırsınız, ‘büyüyünce onun gibi olacağım’ dersiniz… İşte ben büyüyünce değil de, hayatım boyunca Sid gibi olmak istiyorum. Sid, tembel, miskin, umursamaz, konuşkan, saf ve sakar olması itibariyle çok komik bir karakter. Bunun üstüne Yekta Kopan’ın seslendirmesiyle yani peltek ve ‘S’ seslerini bastırarak konuşmasıyla Sid çok daha komik ve dikkat çekici bir karaktere dönüştü herkes tarafından sevildi. Sid’in sakarlıkları ve Manny ile atışmaları benim en sevdiğim sahnelerdi. Altı film boyunca (Henüz sonuncusunu izlemedim) Sid’in komik tavırları, Manny’nin huysuzlukları, Diego’nun alaycı davranışları, Ellie’nin sakin ve anlayışlılığı, Crash ve Eddie’nin saçmalıkları ve Buck’ın kendinden emin tavırlarını görmek ve bu serüvene tanık olmak benim için çok güzel bir deneyimdi.

Blue Sky Studios kapandı. Peki şimdi ne olacak? Buz Devri bitti mi? Köklü bir kuruluş olan Blue Sky Studios 2019 yılına kadar 20th Century Animation’ın bir yan kuruluşu konumundaydı. Ancak 2019 yılında Disney’in 21st Century Fox’u satın almasıyla Blue Sky Studios da Disney bünyesine geçmiş oldu. Aradan geçen zamanda beklenmedik bir şekilde ortaya çıkan Pandemi, Disney’i ekonomik olarak zorladı ve şirket bazı kararlar almak zorunda kaldı. Disney’in stüdyo sözcülerinden birisi yaptığı açıklamada 'Mevcut ekonomik gerçekler göz önüne alındığında, çok fazla değerlendirme ve analizden sonra Blue Sky Studios'taki film yapım operasyonlarını kapatmak adına zor bir karar aldık.' ifadelerini kullandı. Artık Blue Sky Studios kapanmış olsa da Buz Devri’nin film hakları Disney’in elinde bulunuyor. Bu da Disney’in Buz Devri’ni kendi bünyesinde devam ettirebileceği ve yeni filmler yapabileceği anlamına geliyor. Umarım yeni filmler yaparlar ve biz de Daha çok Buz Devri izler, daha çok mutlu oluruz. Ancak yeni filmler yapsalar da yapmasalar da animasyonun altın çağı her zaman kalbimizde olacak…